Orta Doğu’da etkinliğini artırmaya devam eden Çin, Hamas ve El Fetih adlı Filistinli grupları Pekin’de bir araya getirerek barış planı oluşturdu. Gazze Şeridi’ni kontrol eden Hamas ile Batı Şeria’da hakimiyeti olan El Fetih arasındaki anlaşma, 2007 yılından beri süren ciddi görüşmelerin sonucunda geldi. Çin Dışişleri Bakanı ve Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, bu anlaşmanın Filistin ulusal birliğini ve bağımsız bir Filistin devletinin kurulmasını desteklediklerini açıkladılar. Filistinli gruplar, birlik hükümeti oluşturmak ve bölünmüşlüğe son vermek amacıyla Pekin Diyaloğu adı verilen bildiriyi imzaladılar.
Bu anlaşma, İsrail’de de yankı uyandırdı. İsrail Dışişleri Bakanı Israel Katz, Filistinli grupların Gazze’nin kontrolü için anlaşma yapmalarının Gazze’nin kendileri tarafından yönetilmeyeceği anlamına gelmeyeceğini savundu. Ayrıca ABD, İsrail ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin savaş sonrası planlarını görüşmek üzere gizlice Abu Dabi’de bir araya geldiği de Axios tarafından duyuruldu. Bu gizli toplantıda Birleşik Arap Emirlikleri’nin barış gücü askerlerini Gazze’ye konuşlandırmaya hazır olduğu ile ilgili bilgiler verildi.
Bu gelişmeler, Orta Doğu’da uzun süredir devam eden çatışmalar ve bölünmüşlük konusunda umut verici bir adım olarak değerlendirilebilir. Çin’in arabuluculuğunda gerçekleşen bu anlaşma, bölgede barış ve istikrarın sağlanmasına yönelik önemli bir adım olarak kabul edilmelidir. Filistinli gruplar arasındaki uzlaşma ve ulusal birlik, bölgedeki tansiyonun düşmesine ve yeniden inşa sürecine ivme kazandırabilir. Bu nedenle, uluslararası toplumun da bu çabaları desteklemesi ve barış sürecine katkı sağlaması önemlidir.
Sonuç olarak, Orta Doğu’da yaşanan çatışmalara son vermek ve bölgede kalıcı bir barışı sağlamak için atılan adımlar büyük önem taşımaktadır. Çin’in arabuluculuğunda gerçekleşen Filistinli gruplar arasındaki anlaşma, bölge ülkeleri ve uluslararası toplum için umut verici bir gelişme olmuştur. Bu tür inisiyatiflerin desteklenmesi ve barış sürecine katkı sağlanması, bölgede istikrar ve güvenliğin sağlanması için elzemdir. Herkesin barışa ve uzlaşmaya yönelik çabalara destek olması, Orta Doğu’da kalıcı bir barışın tesisi için önemli bir adım olacaktır.
