Dolarda iki ay sonra sınırlı oynaklık – Sözcü

Merkez Bankası’nın denetiminde olan dolar/TL kurunda son günlerde sınırlı oynaklık gözlemlenmektedir. Türk Lirası, yerel seçimlerin ardından geçen iki aydan fazla sürede ilk kez değer kaybı yaşadı ve yabancı pozisyon kapattı. Gelişmekte olan ülke para birimlerindeki satış baskısı ve ABD’de faiz indirimlerinin ertelenmesiyle birlikte TL dar bir bantta dalgalanmaktadır.

Bugün iç gündemde, nisan ayına ait iş gücü, sanayi üretimi ve ödemeler dengesi istatistikleri yer almaktadır. Reuters anketine göre nisan ayında cari işlemler açığının 6.1 milyar dolar olması beklenmektedir. Ayrıca Hazine, 9 Nisan 2025 itfalı 10 ay vadeli bonosunun yeniden ihracını gerçekleştirecek ve TCMB’nin likidite adımlarına destek olacaktır. Hazine, bu ay için borçlanma öngörüsünü 254 milyar TL’ye yükseltmiş ve Haziran iç borçlanma programını tamamlayacaktır.

Merkez Bankası, ihracat bedelleri ve döviz kazandırıcı hizmet gelirlerinin TCMB’ye satış yükümlülüğünü yüzde 40’tan yüzde 30’a düşürmüştür. Bu uygulama ile TCMB, ihracatçıdan önümüzdeki 12 ay için yaklaşık 25 milyar dolar daha az döviz almış olacaktır. TL, uzun süre yatay seyirin ardından nihayet dalgalanmaya başlamıştır.

TL’nin dolar karşısında nisanda ve mayısta neredeyse değişim göstermemesinin ardından, son haftalarda gelişen olaylar sonucunda dalgalandığı görülmektedir. ABD’de açıklanan istihdam verisinin beklentileri aşmasıyla birlikte küresel risk iştahında azalma görülmüştür. Yerel seçimler sonrasında TL’nin değer kaybetmesi ve yabancı pozisyon kapatması dikkat çekmektedir.

TL’nin hem yabancı hem de yerli yatırımcılar için cazibesini korumasına neden olan faktörler arasında, TCMB’nin net döviz alımlarıyla dolara karşı yatay seyir, TL’nin yüksek getirisi ve yerli yatırımcıların kıymetli maden dahil yabancı para mevduatındaki düşüşün etkisi bulunmaktadır. Nisan ayından bu yana mevduatlarında 14 milyar dolarlık bir düşüş yaşanmıştır.

Tüm bu gelişmelerin ışığında, TL’nin kısa ve orta vadede nasıl bir seyir izleyeceği merak konusudur. Yatırımcılar, bu değişkenlikleri dikkatle takip etmeli ve gelişmelere karşı hazırlıklı olmalıdır.