Mağlubiyet öncesi son çağrı – Sözcü

İngiltere’nin mevcut başbakanı Rishi Sunak, salı gecesi yaptığı son dakika miting çağrısıyla Muhafazakar Parti içinde bir bölünmeye sebep oldu. Boris Johnson’un taktiksel hamlesi mi yoksa çaresizliğin bir işareti mi olduğu ise tartışmalı bir konu. Sunak, başbakanı eleştirmediği bu mitingle, Johnson’a şans istediğini gösterdi. Johnson’ın ise popülerliği seçmenler arasında Sunak’tan biraz daha yüksek olsa da, her iki liderin de derin bir mağlubiyet hikayesi yazması bekleniyor.

Johnson, geçmişteki Partygate skandalı nedeniyle halkın tepkisini üzerine çekmiş durumda. Bu skandal, onun itibarına büyük bir yara açmış durumda ve halkın hala unutmadığı görülüyor. Sunak ise reformist politikalarla Johnson’a göre daha popüler olsa da, Muhafazakarların seçmen tabanındaki bölünme, İşçi Partisi’nin lehine olabilir.

Savanta Araştırma Şirketi’nin direktörü Chris Hopkins, Sunak, Johnson ve Liz Truss’un kampanya boyunca beğeni oranlarında düşüş yaşadığını belirtiyor. Halkın tek bir lider istemediği ve Muhafazakar Parti’den bıktığı görülüyor. Johnson’ın parti içindeki konumu, Muhafazakar Parti’nin aldığı sonuçlar üzerinde etkili olabilir.

Johnson’ın 2020’deki Covid-19 kısıtlamaları sırasındaki Partygate skandalı, onun itibarını sarsmış durumda. Pandemi öncesinde yüksek bir destek alan Johnson, bu skandal nedeniyle halkın affetmeyeceği bir hataya imza attı. Muhalifler ise Johnson’ın en büyük zayıflığının skandallar olduğunu vurguluyorlar.

Sonuç olarak, Muhafazakar Parti içindeki bu gerilimler ve liderlik mücadelesi, İngiltere siyasetinin geleceğini belirleyebilir. Hem Sunak hem de Johnson, seçmenlerin gözünde itibar kaybetmiş durumda. Ancak hangi liderin partiyi seçim başarısına taşıyacağı belirsizliğini koruyor. Bu süreçte halkın tepkisi ve seçmenin beklentileri, politikacıların kararlarında önemli bir etken olacak.