Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, İstanbul Finans Merkezi’nde yer alan yeni binasının inşaatını bedavaya getirmek amacıyla rekor bir imar hakkı tanındı. Ancak, projeyi üstlenmesi gereken firma, TOKİ, projeden çekilerek inşattan vazgeçti. Bu durumda Merkez Bankası, 352 metrelik devasa binayı kendi cebinden yaptırmak zorunda kaldı. Yıllardır devam eden bu süreç için sonunda Resmi Gazete’de dikkat çeken bir karar yayımlandı.
AKP iktidarı, 2007 yılında kamu bankalarının ve finans kuruluşlarının İstanbul’a taşınacağını duyurdu ve Merkez Bankası da göç eden kurumlardan biri oldu. 15 bin 960 metrekarelik arsasını satın alarak İstanbul Finans Merkezi’nde yerini aldı. Ancak, proje için tanınan imar hakkı sayesinde 16 dönümlük arazi üzerine 258 bin metrekarelik bir inşaat yapılmasına izin verilmişti. AVM, rezidans, otel, sinema, tiyatro ve daha birçok tesis de buraya yapılabilirdi. Ancak, TOKİ’nin ihalelerini iptal etmesi nedeniyle projede değişiklikler yapıldı ve Merkez Bankası kendi imkanlarıyla devasa binayı inşa etmek zorunda kaldı.
İnşaat sürecinde yaşanan gelişmelerle birlikte, Cumhurbaşkanı kararıyla Merkez Bankası’nın bazı mal, hizmet alımları ve yapım işlerinde Kamu İhale Kanunu’nun dışında işlem yapabileceği belirtildi. Bu değişiklik sonucunda projenin maliyeti ve işçiliği bazı değişiklikler yaşadı. Binanın mimarisi, Çankaya Sarayı ve Marmaris’teki yazlık sarayın mimarı olan Şefik Birkiye’nin şirketi tarafından tasarlandı ve hayata geçirildi.
Son yayımlanan kararla birlikte, Merkez Bankası’nın devam eden işlerde fiyat farkı artışı ve süre uzatımı yetkisinin verilmesi kararlaştırıldı. Böylece, geçmişte girdi fiyatlarındaki artışlardan etkilenmemek adına müteahhitlere kolaylık sağlanmış oldu. Tamamlandığında Avrupa’nın en yüksek binası olacak olan Merkez Bankası binası, 352 metrelik yüksekliğiyle dikkat çekiyor.
Bu süreçte, Merkez Bankası ve Türkiye’nin finans merkezi için hayati önemde olan bu projenin tamamlanması adına alınan kararlar ve uygulamalar, ülke ekonomisi ve finans sektörü için büyük bir gelişme olmuştur. Her adımın dikkatle takip edilmesi ve projenin başarılı bir şekilde tamamlanması, Türkiye’nin uluslararası alanda finansal gücünü ve imajını güçlendirecektir.