ABD’nin sekizinci ayına giren savaşta İsrail’e yapılan silah sevkiyatının durdurulması kararı, Başkan Joe Biden’ın açıklamalarıyla gündemi sarsmış durumda. ABD’li yetkililerin, Refah şehrine yapılacak saldırı sonrasında bomba sevkiyatının askıya alındığını duyurmasıyla ortaya çıkan bu durum, İsrail ve Washington arasında ciddi bir gerilime sebep oldu. ABD’nin en büyük silah tedarikçilerinden olan İsrail’e yapılan bu hamle, politikada bir kırılma noktası olarak değerlendiriliyor.
ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin, sevkiyatın durdurulduğunu doğrulayarak kararın henüz kesin olmadığını belirtti. Başkan Joe Biden’ın CNN yayınında, Refah’a yapılacak saldırı sonrasında silah sevkiyatının durdurulacağı yönündeki açıklamaları ise şaşkınlık yarattı. Biden, sivil kayıpların artacağı endişesiyle bu kararı aldıklarını belirtti.
ABD Başkanı, Refah’a saldırılması durumunda İsrail’e desteğin askıya alınabileceğini açıkça ifade ederek, bu durumun yoğun bir baskı altında olduğunu gösterdi. İsrail’in Refah’ta askeri faaliyetlerine devam etmesi durumunda Biden’ın verdiği tepkinin önemli olduğu vurgulandı. Diğer yandan, Filistin’e destek olmak amacıyla ABD’nin dört bir yanında düzenlenen protestolar da bu süreçte dikkat çekti.
İsrail hükümetinden gelen tepkilerin yanı sıra, ABD’li Cumhuriyetçilerin de Beyaz Saray’ın aldığı karara karşı çıktığı görülüyor. Cumhuriyetçiler, İsrail’in düşmanlarına karşı gereken silahları vermemenin büyük bir tehlike olacağını savunuyor. Bu konudaki görüş ayrılıkları da kamuoyunda geniş yankı buluyor.
İsrail’in en sağcı hükümetinden bir bakanın da Biden’a yönelik sözleri dikkat çekti. ABD’nin kararını eleştiren Itamar Ben-Gvir, Hamas ile olan ilişkileri hakkında çarpıcı ifadeler kullandı. İsrail’in artan baskı altında olduğu ve hamleleriyle dikkatleri üzerine çektiği bu dönemde, uluslararası ilişkilerde yaşanan gelişmeler dikkatle takip ediliyor.
Genel olarak, ABD’nin İsrail’e silah sevkiyatını durdurma kararıyla başlayan süreç, uluslararası ilişkilerde yeni bir dönemin habercisi olabilir. Bu gelişmelerin bölgedeki ve dünya genelindeki etkileri yakından takip edilmelidir. Güvenlik ve siyaset alanlarında yaşanan bu değişimler, derinlemesine analiz edilerek geleceğe dönük adımların belirlenmesinde önemli bir rol oynayabilir.